Dizinin ilk kitabını internet üzerinden okudum. Zira D&R'dan verdiğim toplu siparişin elime geçmesi için 1-2 gün daha vardı. Ablam sağ olsun 15 ve 16. ciltleri bana vermiş olsa da, kitaplara olduğu gibi çizgi romanlara da ortadan başlamak gibi bir adetim yoktur.
İlk 10 fasikülü okuyunca iyi ki de ortadan başlamamışım dedim zaten. Okumaya başlama amacım dizinin artık çok yavaşlaması ve içeriğinin de giderek durağanlaşması oldu. Yani kısacası meraktan okumaya başlama kararı aldım. Ancak okumaya başlayınca da her şeyin diziden oldukça farklı gittiğini fark etmemek mümkün değil. Bundan sonrası spoiler içerebilir. O nedenle spoiler takıntısı olan benim gibi insanların okumamasında fayda var.
İlk kitapta Shane'in ölmesi ilginç ve çok kolay oldu. Olaylar diziye göre fazla hızlı ilerliyor. Daryl çizgi romanda hiç olmayan bir karakter ki kendisi Michonne ile beraber favori kararkterim olduğundan dolayı çizgi romanda olmaması beni küçük bir hayal kırıklığına uğratmadı desem yalan olur. Lori aynen dizideki bir geri zekalı. Carol'ın kocası çoktan ölmüş, piyasada yok. Bu kadar değişikliğin içinde aynı olan tek şey sanırım Rick,Glenn ve yürüyen ölüler. Olayların hızlı gelişmesi 20 kitabın çoktan basıldığını düşündüğümde kısa zamanda diziyi sollayacağımı söylüyor. Çizgi romanları bu kadar hızlı ilerlerken dizinin bu yavaşlıkta gitmesi bir süre sonra "bitmeyen dizi yapmışlar" dedirtebilir. Ancak bu durumdan şikayetçi olmayı düşünmem bile.
Diziyi beğendiyseniz bu karakterle ilgili bambaşka bir hikaye okumak için çizgi romanlarını da okumak isteyebilirsiniz. Olaylar oldukça farklı gelişiyor gibi. Şahsi tercihim kağıt üzerine yazılıp çizileni okumak olsa da bu sefer dizinin çizgi romanla yarıştığını söylemem lazım. Ki bu çok sık karşıma çıkan bir durum değildir.
MARMARA ÇİZGİ bu seriyi bize taşıyarak büyük bir güzellik yapmış.
"Gün içinde
televizyon başında geçirmediğiniz
kaç saatiniz var?
En son ne zaman
GERÇEKTEN elde etmek istediğimiz bir şey için çabaladık?
En son ne zaman
gerçekten İHTİYACIMIZ olan bir şey İSTEDİK?
Bildiğimiz dünya artık yok.
Ticari ve saçma sapan ihtiyaçların dünyası
yerini ölüm kalım savaşı ve sorumluluğa bıraktı.
Mahşeri bir salgın ölülerin dirilip canlılarla beslenmesine yol açtı.
Birkaç ay içinde toplum düzeni çöktü.
Hükümet yok.
Süpermarketler yok.
Posta servisi yok.
Kablo TV yok.
Artık yaşamak zorunda kaldığımız dünya,
ölülerin dünyası."
İyi okumalar...
0 yorum:
Yorum Gönder